4 gün önce | Okunma Sayısı : 76
Akalın, 2011 yılından bu yana devam eden kontrolsüz göçün ekonomik, sosyal ve demografik olarak ülkenin menfaatlerini tehdit ettiğini belirterek, bu sürecin Anadolu’nun kültürel dokusuna zarar verdiğini vurguladı.
Prof. Dr. Akalın, Türkiye’nin insani yardımlar konusunda üzerine düşeni fazlasıyla yaptığını ancak bu yükün artık sürdürülemez olduğunu ifade etti. Türkiye’nin, 1951 Cenevre Sözleşmesi ve 1967 Protokolü kapsamında coğrafi çekinceyle sınırlı kalmasına rağmen milyonlarca yabancıya ev sahipliği yaptığını hatırlatan Akalın, sığınmacı politikalarının ülkenin ekonomik dengesini bozduğunu ve Türk vatandaşlarının refah seviyesini düşürdüğünü söyledi.
Akalın konuşmasında, özellikle büyük şehirlerde kira fiyatlarının yükselmesi, işsizlik rakamlarının artması ve toplumsal huzurun bozulmasına dikkat çekti. Sığınmacıların yoğun olduğu bölgelerde suç oranlarının arttığını ve mahallelerin demografik yapısının değiştiğini belirten Akalın, "Türkiye bir sığınmacı kampı değildir, millî kimliğimizin korunması için köklü tedbirler almak artık bir zorunluluktur" dedi.
Göç sorununa yönelik çözüm önerilerini sıralayan Akalın, şu adımların hızla hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti:
Zorunlu geri gönderme programları başlatılmalı: Güvenli bölgelere dönüş süreci hızlandırılmalı ve etkin bir şekilde uygulanmalıdır.
Sınır güvenliği artırılmalı: Yasa dışı girişler kesinlikle engellenmeli, sınırlar askerî ve teknolojik tedbirlerle korunmalıdır.
Vatandaşlık dağıtımı durdurulmalı: Türk vatandaşlığının yabancılara verilmesi gözden geçirilmeli ve sıkı kurallara bağlanmalıdır.
Uluslararası baskı artırılmalı: Avrupa Birliği ve diğer uluslararası kuruluşlar, göç krizinin çözümü için destek vermeye zorlanmalıdır.
Göç yönetimi merkezileştirilmeli: Yerel yönetimler ve merkezi hükümet koordineli bir şekilde hareket etmelidir.
Son olarak Akalın, Türk milletinin sabrının tükendiğini vurgulayarak, "Büyük Türk milleti kendi vatanında ikinci sınıf vatandaş olmamalıdır. Ülkemizin geleceği için geri dönüş süreçleri hızlandırılmalı, sınırlarımız sıkı bir şekilde korunmalı ve toplum düzenimizi tehdit eden unsurlar bertaraf edilmelidir" ifadelerini kullandı.
Konuşmasını, "Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir devlettir ve bu sorunu aşabilecek iradeye sahiptir" sözleriyle tamamlayan Akalın, yetkilileri göç yönetiminde kararlı ve cesur adımlar atmaya davet etti.