2 gün önce | Okunma Sayısı : 105
Bilimsel çalışmalarda nitelik yerine siyasi referansların esas alındığını dile getiren Akalın, “Liyakatsiz akademik kadrolarla bilim üretmek ve bunu ekonomiye kazandırmak mümkün değildir” dedi. Türkiye’de AR-GE’ye ayrılan bütçenin dünya ortalamalarının altında olduğunu, yüksek teknoloji ihracatında da benzer bir durumun yaşandığını vurgulayarak, bilgi üreten değil, tüketen bir ülke haline gelindiğini ifade etti.
TRAKYA ÜNİVERSİTESİ’NDEKİ KAMPÜS 4.0 UYGULAMASINA SERT ELEŞTİRİ
Akalın, konuşmasının devamında seçim bölgesi Edirne’de bulunan Trakya Üniversitesi’nde devreye alınan Kampüs 4.0 uygulamasına da sert eleştiriler yöneltti. Üniversitede ders yoklamalarının bluetooth aracılığıyla alınmasını sağlayan bu sistemin, bilimsel kriterlerden uzak, güvenlik açıklarıyla dolu ve denetimsiz bir uygulama olduğunu belirtti.
Öğrenci ve akademisyenlerin cihazlarına erişim sağlayan bu sistemin veri güvenliği açısından ciddi riskler barındırdığını ifade eden Akalın, yönetimin bu konudaki sorulara tatmin edici yanıt veremediğini söyledi. Konuyla ilgili yetkililere şu soruları yöneltti:
Kampüs 4.0 uygulamasının Trakya Üniversitesi’ne maliyeti nedir?
Bu uygulama Türkiye’de başka hangi üniversitelerde kullanılıyor?
Sistemin sahibi kimdir?
Asıl amaç öğrenci devam takibi midir, yoksa akademisyenleri denetlemek mi?
Bu sistemin zorunlu olması Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na (KVKK) aykırı değil midir?
Bu uygulamanın verimsiz olduğunu ve akademik özgürlükleri tehdit ettiğini belirten Akalın, sistemin uygulanması sırasında öğrenciler ve akademisyenler için yoklama alma süresinin 20 dakikaları bulduğunu, bunun da ders verimliliğini düşürdüğünü söyledi. Güvenlik açıklarına yönelik sorulara ise “Yemeksepeti’nden de veri sızdırılıyor” şeklinde basit ve sorumsuz bir yanıt verildiğini belirten Akalın, “Bir bilim kurumunun veri güvenliği konusunda böyle bir yaklaşım sergilemesi kabul edilemez” dedi.
Son olarak, Türkiye’de bilimsel çalışmaların ekonomik değer yaratabilmesi için akademide liyakatın sağlanması gerektiğini vurgulayan Akalın, “Bu zihniyetle hangi katma değerli bilimsel ürünler üretilecek? Bu mudur yükseköğretimde ve TÜBİTAK’ta çağ atlama vizyonunuz?” diyerek sözlerini tamamladı.