2 gün önce | Okunma Sayısı : 87
Yurdun birçok bölgesinde sanayicilerin üreticiyle alım sözleşmesi dahi yapmadığını kaydeden Ilgın, "Bu ülkenin geleceği açısından sıkıntılı bir durumdur. Aynı zamanda özellikle çocuklar başta olmak üzere tüketicinin de sağlığı açısından da büyük sorun teşkil ediyor" dedi.
Edirne Genç Çiftçiler Derneği Başkanı Egemen Ilgın, yurt dışından yapılan yoğun süt tozu ithalatı nedeniyle süt üreticisinin mağduriyet yaşadığını, satış fiyatlarının yükselmesinin engellendiğini söyledi.
Ülke genelinde bin bir güçlükle ürettikleri sütü, maliyetinin çok aşağısında satan süt üreticisi, sanayicinin süt tozu ithalatına gösterdiği rağbet nedeniyle de mağduriyet yaşıyor. Kendilerinden alınan kaliteli sütlerin büyük bölümünün süt tozu olarak yapılmasından yakınan üretici, ithalat yoluyla da ürünü değersizleşince emeğinin karşılığını bulamıyor. Edirne Genç Çiftçiler Derneği Başkanı Egemen Ilgın, yoğun süt tozu ithalatının süt satış fiyatlarının yükselmesine engel olduğunu belirterek, üreticinin desteklenmesi gerektiğini söyledi.
Süt üreticisinin yaşadığı en önemli sorunların başında, üretilen kaliteli sütlerin çoğunluğunun süt tozu haline getirilmesi olduğunu söyleyen Ilgın, “Şuan Türkiye’de süt üreticinsin fiyat ve destekleme kaynaklı sıkıntıları olduğu kadar tüketici de birçok sorunla boğuşuyor. Bu sorunların bana göre en önemlisi üreticinin ürettiği çok kaliteli sütün süt tozu haline getirilmesidir. Normalde kaliteli sütün direkt içecek süt halinde veya sütlü mamullerin içerisinde kullanılmalıdır. Ciddi oranda süt tozu üretiliyor. Bu süt tozu ise sütün belirli işlemlerden sonra içerisindeki su miktarının alınıp katılaştırılması sonucu elde ediliyor. Aynı zamanda ciddi oranlarda süt tozu ithalatı da yapılıyor. Süt tozu ithalatının yapılması da üreticilerimizin satış fiyatlarının yükselmesini engelliyor” dedi.
‘BİRÇOK SANAYİCİ SÖZLEŞME DAHİ YAPMIYOR’
İthalat nedeniyle bir çok bölgede sanayicilerin üretici ile sözleşme dahi yapmadığını kaydeden Ilgın, “Sanayici, ‘Ben dışarıdan süt tozu getirip onu süt yerine kullanırım. Üreticinin ürettiği süte çok ihtiyacım yok’ diyor. Zaten yurdun çeşitli bölgelerinde Ulusal Süt Konseyi’nin açıkladığı fiyatların altında süt satışı yapılıyor. Bizim bölgemizde ise böyle bir sıkıntı yok ama birçok bölgede fabrikatörler üretici ile sözleşme dahi yapmak istemiyorlar. İhtiyacı olduğu zamanlarda süt almak istiyorlar. Bu ülkenin geleceği açısından sıkıntılı bir durumdur. Aynı zamanda özellikle çocuklar başta olmak üzere tüketicinin de sağlığı açısından da büyük sorun teşkil ediyor” diye konuştu.
‘ÜRETİCİ DESTEKLENMELİ’
Kaliteli sütün süt tozunda kullanılmasını da doğru bulmadığını dile getiren Ilgın, “Türkiye 867 ton süt tozuna 2 milyon 669 bin dolar ödemiş. 2024 yılının ilk döneminde ise 340 ton süt tozu ithalatına 950 bin dolar ödeme yapılmış. Çiftçiye verilmesi gereken paralar artık et, hayvan ithalatında olduğu gibi süt tozu ithalatı şeklinde dışarıdan alınıyor. Ülkemizin tarihi arka planında da süt tozu ile ilgili çok iyi hatıralarımız yok. Bir dönem dağıtılan süt tozları sebebiyle ülkede ciddi sağlık sorunları yaşanmış. Bunlar sağlıksız demiyorum tabi ki ama yüzde 3 üstü yağlı sütü özellikle çocukların ve vatandaşlarımızın direkt içmesi lazım. Market raflarında yağı alınmış, az yağlı vs gibi sütler satılıyor. Hatta bir ay önce sütlerin içerisinden su çıktı ve vatandaşlarımız bu sütlerin belli kısmında su oluyor mu diye düşünmeden edemedik. Süt üreticisinin desteklenmesi ve kaliteli sütlerin yasal düzenlemeler ile direkt içebilir süt mamulleri olarak satışa sunulması gerekiyor” şeklinde konuştu.