Dershane kökenli bir öğretmen olarak ülkemizde yaklaşık dört yılda bir sistemlerin değiştiğini söyleyebilirim. İsimler değişiyor. Değişmeyen tek şey SINAV gerçeği bu durumda. Dershaneler yakın bir zamanda kapatıldı daha doğrusu etüt merkezlerine dönüştürüldü.
Şunu bilmemiz gerekir ki dershaneler bu ülkeye gökten zembille inmedi ve şu anki eğitim sistemimizdeki sorunların asıl kaynağı bu kurumlar değil. Tarihçelerini incelediğimizde anlaşılacağı üzere dershaneler bir ihtiyaçtan doğmuş ve insanlar bu kurumlara itibar gösterip yönelmişler. Demek ki çok da tutulmuşlar ki bu sektör büyümüş. Veliler, elbette çocuklarını okutmak için maddi zorluklara katlanır. Bundan da çok memnun oldukları söylenemez ama herkes de bilir ki başka bir alternatif yok. Çünkü özellikle devlet okulları birçok alanda yetersiz kalıyor. Bu noktada dershanelerin büyük bir eksiği kapattığı aşikar. Kaldı ki öğrenciler, çoğu kez okullarındaki yazılılar için bile özel ders öğretmenlerinden takviye almakta. Bu, okulların eğitimde ne kadar geri kaldıklarının bir göstergesi değil midir?
Dönüşüm geçirip etüt merkezi haline gelen yerler için de aynı son öngörülüyor.Bu yıl tüm etüt merkezleri için de kapatılma kararı alındı.Peki ne yapacak öğrenciler?Okul yeterli değil,farklı seviyelerdeki öğrenciler birlikte eğitim görüyor;öğretmenler yetersiz kalıyor.Bu tarz takviye kurumlarıyla didişmek yerine eğitim sistemimiz ıslah edilmeli.
İşin özü : etüt merkezlerinin kapatılması eğitimimize hiçbir katkı sağlamayacak.Tam tersine okul başarılarını dahi düşürecek.Peki ya sonra?..
Buket Mamahar Açıkgöz
Türkçe Öğretmeni
Öğrenci ve Eğitim Koçu