Son Dakika

YAŞAM HAKKI SAVUNUCULARI, KURUMLARA SESLENDİ

Edirne Kent Konseyi Hayvan Hakları Çalışma Grubu, 22 Dosteli Derneği ve yaşam hakkı savunucuları, Edirne Valiliği önünde basın açıklaması yaptı.

Katılımcılar adına açıklamayı yapan Özcan Kaya, toplamaların durdurulmasını ve barınakta bulunan hayvanların refahının sağlanmasını istediklerini ifade etti.

Kaya, “Masum canların yaşam hakkını savunmaya devam ediyoruz. Şehrimizde, göreve başlarken ‘Katliam yasasını uygulamayacağım’ diyerek kamuoyunun takdirini kazanan belediye başkanımız, ne yazık ki Valilikten gelen talimatlar ve çıkan kararnameler karşısında geri adım atarak, ‘Ben hukukçuyum, yasanın gereğini yaparım’ söylemiyle hayvan toplamalarını başlatmıştır. Kapasitesi 350 olan barınağın, kapasitesinin kanun gereği aşılamayacağı sözü verilmişken, artan baskılarla kapasite kanunsuz bir şekilde 600’e çıkarılmış ve Valilik emri sonucu İl Özel İdaresi eliyle yapılan düzensiz toplamalara engel olunamamıştır. Bu gelişigüzel uygulamalar sonucu barınak, mevcudunun çok üzerinde 750 canı aşan doluluk oranına ulaşılmıştır. Karantinaya alınmadan bir araya getirilen yavru köpekler, bulaşıcı hastalıklardan ölmekte, barınağa sağlıklı giren yetişkin hayvanlar ise toplu kafeslerdeki açlık ve kavgalarla hayatlarını kaybetmektedir. Acemi yönetimden kaynaklı mama ihalelerinde yaşanan aksaklıklar, hayvanların açlıkla yüzleşmesine sebebiyet vermiş; en basit tedavi hizmeti dahi verilmediğinden bu durum birçok canın dolaylı yoldan katline neden olmuştur. Yaz ayları için, kafeslerin üzerine gölgelik yapılması talebimiz dikkate alınmamış; aşırı sıcaklar nedeniyle gölgeye sığınmaya çalışan hayvanlar arasında ölümcül kavgalar başlamıştır. Personel yetersizliği ve artan popülasyon karşısında, ziyaret saatlerinin uzatılması ve gönüllülerin destek verebilmesi yönündeki önerilerimiz de ne yazık ki hayata geçirilmemiş, aksine ziyaret saatleri 1 saate indirilmiştir. Barınakta en temel yasam koşulları dahi sağlanamazken, hayvan toplamaları devam ettirilmiş ve şimdi de barınak karşısındaki çamlık alanın hayvan hapishanesine dönüştürülmesine karar verilmiştir. Üstelik bu alana ziyaretçi alınmayacağı da barınak sorumlu hekimi tarafından ifade edilmiştir. Çamlık alanının geçmişte birçok su baskınına maruz kalması, oraya hapsedilecek canlar için yeterli personel bulunmaması ve şahsi öngördükleri sebeplerle sahiplendirilebileceklerini düşündükleri hayvanların barınağa, diğerlerinin ise çamlık alanına hapsedileceği gerçeği yaşam hakkı savunucularını tedirgin etmektedir. Bizler, barınak kapasitesinin daha da aşılmasına karşı çıkıyor; yasa 2028’e kadar süre tanımışken bu sürecin yaşam alanları kurulması için değerlendirilmesini talep ediyoruz. Toplamalar durdurulmalı, hali hazırda barınakta bulunan hayvanları refahı sağlanmalı ve ancak yaşam alanları hazır hale geldiğinde hayvanlar bu alanlara sağlıklı koşullarda nakledilmelidir. Aksi halde bu kontrolsüz ve plansız toplamalar; hayvanların refahını hiçe sayan, onları ölüme sürükleyen, sistematik ölümlerle sonuçlanan birer katliama dönüşecektir ve hatta dönüşmeye başlamıştır bile. İnsan eliyle olmasa da yavru köpekleri öleceğini bile bile karantinaya almadan kafeslere koymak, birlikte beslenemeyeceklerini ve sonunda öleceklerini bile bile onlarca köpeği aynı kafese mahkum etmek katletmekten farksızdır.  Birazdan konuyla ilgili toplanacak olan valilik, belediye ve tüm yetkilileri bir kez daha insani ve vicdani sorumluluklarını yerine getirmeye ‘Katliamlara Dur’ demeye davet ediyoruz. Hali hazırda bu barınağın durumu ortadayken bu kapsamda düşünüldüğünde yaşam alanının amacına uygun olarak işletilemeyeceğini öngörmekteyiz.” şeklinde konuştu.