Sınavın adının değiştiği fakat sınav gerçeğinin değişmediği bir eğitim sistemi içindeyiz. Bu sistem içinde hayatımız boyunca birçok farklı ve önemli sınava hazırlanmak durumunda kalıyoruz. Yaşımız ya da okulumuz ne olursa olsun sürekli bir değerlendirilmeye tabi tutuluyoruz.
Yılın büyük bir çoğunluğunda eğer öğrenciysek ders çalışıyor, aile tarafındaysak ders çalıştırıyoruz.
Şunu kesinlikle kabul etmek gerekir ki istemeden masa başına oturan öğrenci çalışmasından verim alamaz. Masanın başına kendiniz için oturun.
*Yüzeysel olarak çalışmak ve ezber yaparak konuyu öğrendiğini sanmak en büyük hatalardandır.
*Özellikle sayısal derslerde birçok öğrenci anlık olarak öğrendiğini ve unutamayacağını düşünür ama birkaç saat geçmeden her şey uçar.
*Konuyu tam öğrenmeden sadece soru çözerek konuyu öğrenmeye çalışmak doğru bir yöntem değildir.
*Yorgunken, açken ya da uykusuzken yapılan çalışmalar verimliliği düşürür.
*Yatarak, uzanarak ya da müzik dinleyerek ders çalışmak çalışma verimliliğini azaltır.
*Ders çalışırken çok ara vermek ya da yanında telefonla ders çalışmak dikkati kesinlikle dağıtır.
*Ders çalışma süresi de 35/40 dakikalık periyotlarla olmalı, onar dakikalık aralar vermelisiniz.
*Şunu da sakın unutmayın eğer düzenli çalışma alışkanlığınız yoksa sınav yıllarında oldukça zorlanırsınız. Çünkü bu dönemde hem çalışma alışkanlığı oturtmak hem de sınava hazırlanmak zorundasınız.
Şimdi bir düşünün bakalım, siz bu hataların hangilerini yapıyorsunuz?
Einstein’in dediği gibi:“Bir hatayı iki defa tekrar etmeyen en mükemmel insandır.” Artık yaptığınız hataları biliyorsunuz şimdi yapmanız gereken o hataları tekrar yapmamak 🙂